Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması-2024″ün kamuoyuyla paylaşıldığını belirterek, “Kadına yönelik şiddeti açık bir insan hakkı ihlali olarak görüyor, tek bir vakaya dahi göz yummayacağımızın altını bir kez daha çizmek istiyorum. Şiddete karşı sıfır tolerans ilkesinden taviz vermeden mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Bakan Göktaş, TÜBİTAK 1007 Programı kapsamında Marmara Üniversitesi ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) işbirliğiyle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen “Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması-2024”ün sonuçlarına ilişkin açıklama yaptı.
Şiddete karşı sıfır tolerans ilkesinden taviz vermeden sürdürdükleri mücadelede bugün bilimsel verilere dayalı, çözüm odaklı ve bütüncül önleme stratejileriyle birlikte yeni bir döneme girildiğini belirten Bakan Göktaş, bu araştırmadan elde edilen verilerin, hem mevcut politikalara hem de gelecekteki çalışmalara yön vererek, veri odaklı politikalar geliştirilmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Araştırma 5 yılda bir yayınlanacak
Araştırmanın bundan sonra her 5 yılda bir tekrarlanacağını bildiren Göktaş, “Araştırmanın sonuçlarını sadece bir raporla sınırlamıyoruz. Verileri, yapay zeka destekli analizlerin de yapılabildiği, kamuoyuna açık bir dijital platformda erişime sunacağız. Böylece akademisyenler, araştırmacılar, sivil toplum kuruluşları kadına yönelik şiddeti tüm yönleriyle inceleyebilecek. Amacımız şeffaf ve toplumsal fayda üreten bir veri kültürü inşa etmek ve ilgili paydaşlarımızla birlikte kadına yönelik şiddetle mücadelemizi daha etkili kılmaktır” ifadelerini kullandı.
“Sosyal medya üzerinden taciz gibi yeni şiddet biçimlerine karşı özel eğitim modülleri geliştiriyoruz”
Genç kadınlara yönelik şiddetin öncüllerine ve dijital şiddetle mücadeleye odaklanacaklarını kaydeden Göktaş, şöyle devam etti:
“Şiddet döngüsünü daha başlamadan kırmayı hedefliyoruz. Araştırma bulgularının da işaret ettiği üzere dijital ortamlarda artan tehditleri görmezden gelemeyiz. Siber zorbalık, özel hayatın ihlali, dijital takip, sosyal medya üzerinden taciz gibi yeni şiddet biçimlerine karşı özel eğitim modülleri geliştiriyoruz. Bu eğitimleri üniversite, yurtlar ve gençlik merkezlerinde uygulayarak gençlerimizi bilinçlendirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bilimsel temele dayalı olarak geliştirilmiş programlarla, bireysel danışmanlık ve grup çalışmaları gibi yöntemlerle kadınların psikososyal olarak güçlenmesine destek sağlayacağız. Ayrıca, kadınların sosyal ve ekonomik hayata katılımını güçlendirmek için tüm kurumlarla işbirliği içerisinde hareket ederek İŞKUR, KOSGEB ve belediyelerle entegre bir destek ağı oluşturacağız.”
“ŞÖNİM’lerimizi yapılandırıyoruz”
Bakan Göktaş, şiddetle mücadelede önemli yapılardan 81 ilde hizmet veren Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerinin (ŞÖNİM), daha etkin, daha işlevsel hale getirildiğini belirterek, “ŞÖNİM’lerimizi Acil Müdahale, Tedbir Takibi, Mağdur Destek, Fail Müdahale ve Toplum Temelli Önleme gibi temel birimleri içerecek şekilde yapılandırıyoruz. Bu sayede hem mağdura hem faile hem de topluma yönelik çok yönlü ve bütüncül bir önleme ve müdahale sürecini işleteceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamındaki çalışmalara bütüncül bakış açısıyla istikrarlı bir şekilde devam edeceklerinin altını çizen Göktaş, şöyle devam etti:
“Kadına yönelik şiddeti açık bir insan hakkı ihlali olarak görüyor, tek bir vakaya dahi göz yummayacağımızın altını bir kez daha çizmek istiyorum. Şiddete karşı sıfır tolerans ilkesinden taviz vermeden mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Ancak şunu biliyoruz ki, şiddetle mücadele, güçlü bir irade ve topyekûn bir duruş ile mümkündür. Amacımız, şiddet mağduru tek bir kadının dahi kalmadığı bir geleceği hep birlikte inşa etmektir.”